"Matematik Çok Zor!" Önyargısını Yıkmak: Dr. Jo Boaler'in Çalışmalarıyla Matematik Kaygısını Yenen Eğlenceli Stratejiler
"Ben matematiği sevmiyorum," "Matematik çok sıkıcı," "Ben bir sözelciyim." Bu cümleleri ilkokul sıralarındaki bir çocuktan duymak ne kadar üzücü, değil mi? "Matematik Kaygısı" olarak bilinen bu durum, çocuğun potansiyelini ortaya koymasının önündeki en büyük engellerden biridir. Bu bir yetenek eksikliği değil, genellikle yanlış öğretim yöntemleri ve olumsuz deneyimler sonucu gelişen, öğrenilmiş bir duygusal tepkidir.
Stanford Üniversitesi'nden matematik eğitimi profesörü ve "Matematiksel Zihniyetler" (Mathematical Mindsets) kitabının yazarı Dr. Jo Boaler, hayatını bu önyargıyı yıkmaya adamıştır. Dr. Boaler'a göre, "matematik insanı" diye bir şey yoktur; herkes doğru yaklaşımla matematikte başarılı olabilir. Ve bu doğru yaklaşımın temelinde, matematiği ezberden ve hız baskısından kurtarıp, onu yaratıcı ve görsel bir keşif haline getirmek yatar.
Matematik Kaygısı Nasıl Gelişir?
Dr. Boaler, matematik kaygısının en büyük tetikleyicilerinin şunlar olduğunu belirtir:
- Hız Baskısı: Süreli testler ve "hadi çabuk ol" diyen bir ebeveyn, beynin çalışma belleğini strese sokarak "donmasına" neden olur. Bu, çocuğun bildiği şeyi bile hatırlamasını engeller.
- Ezbere Dayalı Öğretim: Matematiğin arkasındaki "neden"i anlamadan, sadece kuralları ve formülleri ezberlemeye zorlanmak, matematiği anlamsız bir rakamlar yığınına dönüştürür.
- Tek Doğru Cevap Takıntısı: Hata yapmanın "aptallık" olarak görüldüğü bir ortam, çocuğun denemekten ve farklı çözüm yolları aramaktan korkmasına neden olur.
Zeka Madeni, Dr. Boaler'in Felsefesini Nasıl Hayata Geçiriyor? Çocuğunuzun matematikle olumlu bir ilişki kurmasını sağlamak için, ona matematiğin eğlenceli, esnek ve yaratıcı yüzünü göstermeniz gerekir. Zeka Madeni'nin matematik oyunları, tam olarak bu felsefe üzerine kurulmuştur:
- Baskısız Ortam: Zeka Madeni'nde süreyle yarışılan testler yoktur. Çocuk, bir problemi çözmek için istediği kadar düşünebilir. Yanlış cevap verdiğinde cezalandırılmaz; sadece yeniden denemesi için teşvik edilir. Bu, Dr. Boaler'in vurguladığı "hata yapmak beyni geliştirir" anlayışını destekler.
- Görsel ve Somut Öğrenme: Platform, soyut matematik kavramlarını (sayı doğrusu, toplama, kesirler vb.) çocuğun etkileşime girebileceği renkli, hareketli ve somut oyunlara dönüştürür. Çocuk, sayıları sadece rakam olarak değil, zıplayan karakterler veya toplanan elmalar olarak görür.
- Oyunlaştırılmış Pratik: Toplama işlemi, sıkıcı bir çalışma kağıdı olmak yerine, bir uzay gemisiyle doğru gezegene iniş yapma görevine dönüşür. Bu oyunlaştırma, çocuğun matematiğe karşı geliştirebileceği olumsuz duygusal tepkileri en başından engeller.
Sonuç: Çocuğunuzun matematikle barışık bir başlangıç yapması, gelecekteki tüm akademik hayatını etkileyecektir. Dr. Jo Boaler'in de kanıtladığı gibi, matematiği bir performans baskısı olmaktan çıkarıp, merak uyandıran bir oyun ve keşif alanına dönüştürdüğümüzde, her çocuk başarılı olabilir. Zeka Madeni ile, çocuğunuza matematiğin aslında ne kadar eğlenceli ve güçlü bir düşünme aracı olduğunu ilk elden deneyimleme fırsatı sunarak, "Matematik çok zor!" önyargısını daha doğmadan yok edebilirsiniz.
Kaynakça:
- Boaler, J. (2015). Mathematical mindsets: Unleashing students' potential through creative math, inspiring messages and innovative teaching. John Wiley & Sons.
- Beilock, S. L. (2008). Math performance in stressful situations. Current Directions in Psychological Science, 17(5), 339-343.